20 Nisan 2024 Cumartesi
Anasayfa > HABERLER > 2020-2021 DÜZİÇİ BASIN AÇIKLAMASI 9

2020-2021 DÜZİÇİ BASIN AÇIKLAMASI 9

19.02.2021 21:36 12 14 16 18 yazdır
Birlik için, dirlik için, milli düşünmek, karakterli bireyler yetiştirmek için eğitim sistemimize bir dokunuş kaçınılmaz görünüyor.
2020-2021 DÜZİÇİ BASIN AÇIKLAMASI 9
Devleti yönetmeye talip olan siyasi partilerin halis ülküleri varsa ve politikalarını bu ülkü için araç yapmışsa gelecek için umut vardır.
Öznesi devlet, vatan, millet olan halis ülküyü kast ediyorum. Kendi ideolojik fikrimize göre değil milletin ne beklediğine bakarak kapsayıcı, birleştirici , adilane bir ülküyü tarif ediyorum. Bunu için ise milletimi oluşturan her bireyin profilinin ve değerlerinin gözden geçirilmesi, yeniden inşası gerekir.
Osmanlı devletinin son döneminden bu yana Avrupa ve Amerika’daki vatandaşların yaşantısına gıpta ile bakıp hep onlar gibi refah içinde yaşamayı hayal etmişizdir.
Batı’dan medeniyet ve eğitime dair örnekler getirsin diye gönderdiğimiz kültür elçilerimiz maalesef ki batı sosyal hayatının sadece dansından, içkisinden, eğlencesinden nasiplenebilmiştir.
Oysa beklentimiz o insanların kurduğu düzen,ilim, medeniyet, iş disiplini, iş ahlakı, liyakat, özgüven, hoşgörü, teknoloji, adalet, çalışkanlık, devlete bağlılık, vatandaşlık görevleri ve doğal olarak eğitim sistemleri…
Şahsi fikrim insan yetiştirme sistemimizin sıfırlanması. İyi ve karakterli bireyler yetiştirmek istiyorsak şu sorulara cevaplar bulup, yeni bir insan yetiştirme modeline dönmeliyiz.
Bal tutan parmağını neden yalar?
Devletin malı deniz mi?
Kaz gelen yerden tavuk esirgenmez mi?
Beslenen karga neden gözümüz oyar?
Neden kimseye eyvallahımız yok?
Son gülen neden iyi güler?
Can çıkmadan huy neden çıkmaz?
Minareyi çalan kılıfı nasıl hazırlar?
Köşeyi dönmek nasıl olur?
Altta kalanın canı çıkmalı mı?
Gavurun ekmeği neden yenir?
Gavurun kılıcı nasıl çalınır?
Dünyayı sen mi kurtaracaksın?
Bana dokunmayan yılan neden bin yaşasın?
Vergi kaçırmak uyanıklık mıdır?
Kaypak, dönek, zorba,üçkağıtçı,güvenilmez, hırsız,sünepe kişilikler toplumda nasıl kabul görüyor, nasıl mevki ve makam sahibi oluyor?
Neden milli konularda bile gerçekçi düşünmeyip, ayrışabiliyoruz?
Belki ütopik bir düşünce ama bir yerlerden başlamak lazım. Hedef iyi insan yetiştirmek olmalı. Bu sorunun teorik dini bilgiler yüklenerek çözülemeyeceği ülkemiz ve İslam ülkelerindeki örnekleriyle sabit olduğu gibi günümüzdeki yozlaştırılmış Kemalist düşünceyle de çözülmesi pek mümkün gözükmüyor .
İyi insan olmak için dini eğitime ihtiyaç yoktur.
İyi olan insan hurafesiz, tarikatsız, cemaatsiz, şeyhsiz, şıhsız Kur’an ışığındaki bir İslam dininden faydalanabilirse mükemmel insan olması kaçınılmazdır.
Eğitim, ailede başladığına göre evlenmeyi düşünen kişilerin çocuk bakımı, çocuk eğitimi, hayatı paylaşma, kriz yönetimi,öfke kontrolü , hitabet, görgü kuralları, nezaket, mutfak sanatları vb.içeriklerin olduğu bir eğitime katılma sonucu verilmiş ehliyetin; aynı zamanda hastanelerden alınacak psikoteknik raporuna sahip olmaları şart olmalıdır.(Yok öyle zevkine göre evlenmek, keyfine göre boşanmak, kafasına göre aileyi parçalamak, rahatı için çocukları ortada bırakmak!)
Böyle eğitimli bir anne babadan ilk eğitimini almış, kişilik gelişiminin temeli atılmış çocuklar, önemi yükseltilmiş okulların saygı duyulan itibarlı öğretmenleri tarafından gerçek hayata çok kolay hazırlanacaktır.
Bir hayal olsa da bu çocuklar ülkeyi yönetmeye talip olacaklar. Çalmayacaklar, çırpmayacaklar, liyakata önem verecekler,birleştirici-bütünleyici olacaklar, kültürüne ve geçmişlerine saygı duyacaklar,adil olacaklar, öncelik devletim ve milletim diyecekler, doğrunun ve haklının yanında olacaklar…
Avrupa Devletlerinin ve ABD’nin dış politikalarda 300-500 yıllık planlamaları olduğunu ve siyasi görüşü ne olursa olsun başkan seçildiği gün dış politikadaki uzun vadeli planlamaları kaldığı yerden devam ettirmeleri, dış politikalar konusunda tek vücut olmaları onları büyük devlet yapıyor.
Yetmiş İki milletten oluşan ABD söz konusu ülke çıkarları olduğunda halkın neredeyse tamamı kenetleniyor.
Oysa biz bölünmüşüz, parçalanmışız, birbirimizin eksiğini, açığını arar olmuşuz, suistimaller için yarışır olmuşuz…
Doğruyu takdir edemiyoruz,
Yanlışı eleştiremiyoruz,
Hatamızı kabullenemiyoruz,
Bir türlü milli düşünemiyoruz,
Ordumuza, polisimize sahip çıkamıyoruz,
Özgürlüğü kendimize göre yorumluyor ve uygulamaya çalışıyoruz,
Birlik olup sınır ötesinde mücadele veren askerimizi sahiplenemiyoruz,
Din elden gidiyor, laikliklik bitiriliyor korkusuyla yaşıyoruz,
Mahalle yanarken saç tarama misali,
Şehitlerimize bile sahip çıkamıyoruz…
Birlik için, dirlik için, milli düşünmek, karakterli bireyler yetiştirmek için eğitim sistemimize bir dokunuş kaçınılmaz görünüyor.
Ali TUZCU
Yorum Yaz
  • UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik ve tamamı büyük harfle yazılan yorumlar onaylanmamaktadır.
Kategorinin Diğer Haberleri